Zehra’nın öldürülmesinde dehşetli detay! Cesedin görüntüsü ile fotoğraflarını çekmiş

Olay, geçen yıl 24 Temmuz’da Selimiye Mahallesi’nde meydana geldi. Konya’dan Milas’a çalışmaya gelen Zehra Bayır, bir cümbüş yerinde müzik söylemeye başladı. Teze nazaran; işletme sahipleri, Bayır’a toplu para vereceklerini belirterek, hiç ödeme yapmadı. Bayır ile işletme sahipleri ortasında tartışma çıktı. Bu sırada sert cisim ile başına vurulan Bayır, yerin bahçesindeki havuza atıldı. İhbarla gelen sıhhat takımları, Bayır’ın hayatını kaybettiğini belirledi.

Olay sonrası işletmenin ortakları İlimder İlter, Ömer İlter (45), garson Ünal Karakülah, Hatice K. (20), Taner K. (28) ve Milas Adliyesi’nde misyonlu katip Ahmet G. (42) gözaltına alındı. İlter kardeşler ile Karakülah tutuklandı, öbürleri tutuksuz yargılanmak üzere özgür bırakıldı. Soruşturmanın akabinde Bodrum Cumhuriyet Başsavcısı Tolga Yamalı, olaya ait 65 sayfalık iddianame hazırladı. İddianamede, İlimder İlter’in Zehra Bayır’ı cep telefonuna ‘Komşu Barış abi’ olarak kaydettiği belirtildi. İlter’in, Zehra ile yaptığı tüm yazışmaları telefonundan sildiğine de dikkat çekildi. İlter’in telefonunun galerisinde Bayır’nın sudan çıkartılmadan evvel havuzda yatar vaziyette 5 saniyelik görüntü kaydı ile 2 fotoğrafının olduğuna yer verildi.

FOTOĞRAFLARI AĞABEYİNE GÖNDERMİŞ

İlimder İlter’in görüntüyü tek başına olduğu bir vakitte çektiğinin vurgulandığı iddianamede; saat 19.23’te yer önünde araçların beklediği yerin fotoğrafını çektiği, yer işletmecilerine ilişkin 6 farklı aracın olay yerine geldiğinin anlaşıldığı, kolluk görevlilerine ilişkin bir aracın olmadığı da belirtildi.

İddianamede; olayın evvel yer çalışanlarına haber verildiği, kolluk görevlilerine durumun daha sonra bildirildiğine dikkat çekildi. İddianamede; İlimder İlter’in Zehra’nın suda yüzüstü yatar vaziyetteyken çektiği fotoğrafları saat 20.15’te ağabeyi Ömer İlter’in telefonuna WhatsApp üzerinden gönderdiği de anlatıldı. İddianamede; İlter kardeşler hakkında ‘kasten öldürme’ ve ‘suç kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme’ cürümlerinden müebbet mahpus cezası istendi. ‘Suç kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme’ cürmünden Ünal Karakülah’a da 10 yıla kadar mahpus; Ahmet G.’ye 15 yıla kadar mahpus, Hatice K. ve Taner K.’ye ise 5 yıla kadar mahpus cezası talep edildi.