Türk havacılığı için tarihi gün! Bakan Akar: Ülkemiz üretim üssü haline geldi

MMU’nın isminin bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından KAAN olarak açıklandı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ankara’da İstikbalin Yüzyılı Tanıtım Programı’nda açıklamalarda bulundu.

BAKAN AKAR: PROJELER ZİHNİYET DEVRİMİDİR

Bakan Akar’ın açıklamalarından satır başları şöyle: “Yakın vakitte TGC Anadolu’yu teslim ettik, İMECE’yi uzaya gönderdik. Birçok projeyi  hayata geçirdik, geçiriyoruz. Hudut güvenliğini sağlanmasında muvaffakiyetle icra edilen operasyonlarda Mehmetçiğin misyonunu yerine getirmesinde bu silahların katkısı büyük olmuştur. Silah sistemlerindeki aktiflik tüm dünyanın dikkatini çekmiştir. Ülkemizi artık üretim üssü haline gelmiştir. Ülkemizi için bir projeler bir zihniyet ihtilalidir.

Son 20 yılda çabucak hemen her alanda yer edilen başarılan zihinlerde yer etmiştir. Ulu tarihimize yakışır bir özgüveni yeşertmiştir. Gençlerimiz ülkemizi çok daha ileri taşıyacaktır.

Milli teknoloji atılımı ülkemizin stratejik konusu itibariyle elzemdir. Türkiye artık savunma ve güvenliğini kendi imkan ve kabiliyetlerine nazaran sağlayan bir özne ülke pozisyonuna gelmiştir. Savunma sanayi teknolojilerindeki atılımlarımıza devam edeceğiz, bizi durduramayacaktır. Silah sistemlerimiz ülkemizi iyi olmasını temenni ediyorum.

TUSAŞ’ın 4 projesi özetle şöyle:

5.nesil Türk jeti KAAN: Türkiye’yi 5. jenerasyon savaş uçağı üreten ABD, Çin, Rusya üzere sayılı ülkelerin yer aldığı üst lige taşıyacak Ulusal Muharip Uçak (KAAN), 18 Mart’ta hangardan çıktı ve taksi testlerini yaptı. MMU’nun birinci uçuşunu bu yıl içinde Aralık ayında yapması ve 2028’ten itibaren de seri üretimine geçilmesi planlandı. 2030’dan itibaren F-16’ların etaplı olarak devreden çıkması ile MMU (KAAN), Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterinde yüklü bir savaş uçağı haline gelecek.

Küçük F-16 olacak: Türkiye’nin birinci jet motorlu eğitim uçağı Hürjet, 25 Nisan’da yerden teker keserek havalandı. Hürjet’in varyantları ortasında Jet Eğitim Uçağı versiyonu, Akrotim Şov Uçağı versiyonu, Harbe Hazırlık Uçağı Versiyonu, Red Aircraft Versiyonu ve TCG Anadolu’da vazife yapacak Uçak Gemisi Versiyonu bulunuyor. Üst irtifa limiti 45 bin ft. Olan Hürjet, ses suratının 1.4 katı süratte uçuş yapabilmek kabiliyetine sahip. Hürjet; ABD ve Güney Kore’deki benzerleri ile birlikte alanında dünyada birinci üç içinde yer alıyor. 2025 yılında Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın envanterine girmesi planlanıyor. Hürjet’in taarruz tipi, bomba yükü ve avcı özelliğiyle pratikte F-16’nın küçük bir versiyonu olacak.

Apaçi’ye rakip: ATAK-2, T-129 ATAK’tan elde edilen tecrübe ve operasyonel deneyim sayesinde büsbütün özgün olarak geliştirilen 11 tonluk ağır sınıf taarruz helikopteri. Taarruz, yakın hava dayanağı, hava-yer ve hava-hava muharebesi, müşterek taarruz operasyonları ve silahlı keşif ve nezaret üzere vazifelere uygun olacak formda tasarlandı. 28 Nisan’da birinci uçuşunu yaptı. ATAK – 2’nin dünyadaki iki gibisi Rusların Mİ-28 denilen savaş helikopteri ile Amerikalıların Apache (Apaçi) helikopteri.

Gökyüzünün hayaleti: ANKA-3, Kızılelma’dan sonra Türkiye’nin ikinci insansız savaş uçağı olacak. Radar görünürlüğünün düşüklüğü nedeniyle hayalet uçak olarak isimlendiriliyor. Turbofan motorlu, gövde içinde silah sistemleri barındıran, yüksek yük taşıma kapasiteli insansız savaş uçağının 2025’te envantere girmesi öngörülüyor.

 

Savunma Sanayii Lideri İsmail Demir’in açıklamaları şu formda:

“Kızılelmadan farklı vazifeler üstlenecek ANKA-3 ile bu alandaki varlığımız geliştiriyoruz. Önümüzdeki günlerde ANKA-3’ü de uçuracağız. Kardeşi KIZILELMA’nın yanında olacak. 

Ülkemizin birinci insan spersonik uçağı HÜRJET’de bu tesislerde üretildi ve uçuldu. ATAK helikopterimizin envantere girişi ve GÖKBEY’in geliştirilmesi bu alanda bizi az sayıda ülkenin ulaştığı bir düzeye getirdi. ATAK’ın ağabeyi ATAK-2 burada. 

‘MİLLİ MUHARİP UÇAK’IMIZ EN SAVLI UÇAĞIMIZ’

Bizi az sayıda ülkenin ulaştığı bir düzeye getirdi. Ulusal Muharip Savaş Uçak’ımız bu alandaki en savlı uçağımız. Bayraktar Küçük İHA’dan geldiğimizde bakıyoruz, nereden nereye diyoruz. Topyekün bu başarıda emeği olan herkesi cani gönülden kutluyor, bütün çalışanlarımızı tebrik ediyorum. 

Hem onların hem çalışanlarımızın 1 Mayıs gününü kutluyorum. Bizlerle birlikte olan Hava Kuvvetleri’mizin bedelli mensuplarına teşekkür ediyorum. Ulusal Savunma Bakanlığı’mıza ayrıyeten teşekkürlerimi sunuyorum. Türk Savunma sanayii olarak takviyesini hissettiğimiz Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkürlerimi sunuyorum. “

Tören öncesi Savunma Sanayii Lideri İsmail Demir, CNN Türk’e özel açıklamalarda bulundu. İsmail Demir şu tabirleri kullandı:

“4 çeşit eserimiz görücüye çıkacak. Haberlerini paylaşmıştık. Yapılan çalışmalar, dizaynlar, programlamalar, üretimler bugün onların sonuçlarını görmüş olacağız. Türkiye’nin yıldız projeleri, havacılıkta Türkiye aslında tezli olarak yeni bir lige yükseldiğinin işaretlerini veriyor olacak.

TEKNOFEST’teki rüzgarları gördük, uçan platformlarımızı, HÜRKUŞ’u, AKINCI’yı gördük burada da onların kardeşleri devam ediyor. Gençlerimize artık biz yapabiliriz inancı geldi.

BU PLATFORMLARLA İLGİLİ KRİTİK TARİHLER NELER, MMU BİRİNCİ UÇUŞ NE VAKİT? ANKA-3’TE SON DURUM NE?

MMU için uçuşun emniyetli olduğuna kanaat getirdiğiniz vakit uçuracağız diyorum. Uçuşu düşünürken uçuştan sonraki seri üretimi gözetlemeniz lazım. Uçakları yapanlar bunu kendi ölçülerinde testlere tabi tuttukları üzere uçuş emniyetinde başka bir göz bunu kıymetlendirir. Bu işin emniyet kısmı değerli, HÜRJET’i uçurduk, HÜRJET daha evvel giden bir projeydi.

MMU bir yıldız proje, teknolojinin de paraleliyle geliştirilmesi gerekiyor.

ANKA-3’TE BİRİNCİ UÇUŞ NE VAKİT?

Risk alabiliriz diyoruz orada da tarih yakın diyebiliriz, bu yıl içerisinde göreceğiz inşallah.

Bizim havacılık seyahatimizde artık biz şunu bilerek yola çıktık. Bize kimseden yarar yok biz bunları kendimiz yapacağız, her yaptığımız eserde bir sonraki adımı da düşüneceğiz. Baykar Küçük İHA’yı yaptı sonra TB-2, TB-3, KIZILELMA. Bir seyahatin devamı üzere düşünülmesi gerekiyor. Bize teknoloji olarak daha ileri taşıyacak işlerden bahsediyoruz.

‘4 ESERİN HİÇBİRİSİ DÜNYA PAZARINA ÇIKMIŞ DEĞİL’

Gördüğünüz her yeni eser aslında bu manada bize yeni amaç koyuyor. Bu platformların ortaya çıkmasıyla bir arada çok sayıda ihraç imkanı da oluşacak. Teknolojide geri kalamazsınız. En yeterli teknolojiyi koyduğunuzu göstermeniz, daima gelişim göstermeniz lazım. Şu anda göreceğimiz 4 eserinde hiçbirisi dünya pazarına çıkmış değil.

Afetlerde imaj alma olsun, bağlantısı sağlama olsun, orman yangınları, göçmen, kaçakçılık uğraş, bir dizi öge, aklınıza gelecek birçok mevzuda taban alanda geliştirilen projelerini artan oranda göreceğiz

MİLLİ MOTOR SERÜVENİNDEN BAHSEDER MİSİNİZ?

GÖKBEY’de motorla bir adımı daha attığımızı göstermiş olduk. Motor konusu gündeme geldiğinde daima söylediğimiz motor konusunda ne vakit kolları sıvadık. Tarihçeye bakarsanız çok eski değil. Yıllardır motor üretmiş bireylerle konuştuğunuzda size verdikleri tarih 8-10 yıl ortasında değişiyor. Biraz sabırlı olalım. Kimi motor teknolojilerinin peşinden koşuyoruz lakin bir taraftan da birtakım motor teknolojilerinde de gözümüz hidrojenle çalışan motorlarda. Motor çok kolay bir bahis değil fakat çalışıyoruz onlarca projemiz var onların da meyvelerini almaya başladık.”