Taksim bombacısından mahkemede birinci savunma! Tabir değiştirdi
Damla GÜLER / milliyet.com.tr
Savcılıktaki sözünde bombayı Suriye’den getirdiğini söyleyen Albashır, mahkemede yaptığı savunmada ise, “Bombayı Türkiye’den teslim aldık” dedi. Öte yandan olay günü çantanın içinde bombayı fark ettiğini söyleyen Albashır, “Bombayı gördükten sonra polisi aradım lakin Türkçe bilmiyordum” dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmaya Ahlam Albashır’ın da bulunduğu 13 tutuklu sanık getirildi. Tutuklu öbür sanıklar ise SEGBİS sitemi ile duruşmaya katıldı.
Daha evvelki celse savunma yapmayan Ahlam Albashır birinci kere savunma yaptı. İddianameyi okuduğunu ve kimi yerlerin hakikat birtakım yerlerin ise kusurlu olduğunu söyleyen Albashır, “Soru sorarsanız cevaplarım” dedi. Bunun üzerine mahkeme lideri, “Türkiye’ye nasıl girdin?” diye sordu.
“SUBAYLAR İZİNLİ”
Suriye’de gece fırında gündüz ise tatlıcıda çalıştığını söyleyen Albashır, “Hasan yanıma gelip biri seninle konuşmak istiyor dedi. Bana, ‘bir şahısla Türkiye’ye gideceksin. Onun karısı olacaksın’ dedi. Birinci etapta korktum fakat Hasan onun kelamını dinlemezsen ne olacağını bilemezsin dedi. Bana nasıl davranacağımı anlattılar. Sabaha karşı birden fazla araç değiştirerek İdlib’e gittik. Beni Bilal’in yanına götürdüler. 5 gün kaldık. 5 gün sonra bir kaçakçı bizi aldı. Sonun yakınında bizi bıraktı. Bize yalnızca duvarı geçmek kalmıştı. Bilal bizi yakalarlar mı diye sordu. Kaçakçı hayır subaylar müsaadeli dedi” dedi.
İFADE DEĞİŞTİRDİ
Verdiği birinci tabirde bombayı Türkiye’ye üstünde getirdiğini söyleyen Ahlam Albashır, mahkemede söz değiştirdi. Huduttan geçtiği sırada bombanın yanında olmadığını söyleyen Albashır, “Bombayı Suriye’den getirdiğimi söylemiştim fakat bu türlü bir şey olmadı. Bombayı burada teslim aldık. Bilal teslim aldı. Yüzünü görmediğini söyledi” dedi. Hududu gece geçtiklerini söyleyen Albashır, “Bir müddet koştuk. Sonra bir otomobil bizi aldı. Bir konuta götürdüler. Sonra diğer bir araç gelip bizi aldı. Birçok kere otomobil değiştirdik. Polis bizi durdurursa portakal bahçesine gittiğimizi söylememi istediler. Araç değiştirerek İstanbul’a geldik” dedi.
“TAKSİM’İ BİLMİYORDUM”
İstanbul’a geldiğinde Bilal ve Hacı’nın meskenden dışarı çıkmasına müsaade vermediklerini söyleyen Albashır, “Bilal Ahmet’le konuşuyordu. Taksimin hoş bir yer olduğunu söylüyordu. Ben Taksim’i bilmiyordum. Daima bir arada taksime gidecektik. Taksi geldiğinde Bilal benim başım ağrıyor siz gidin dedi. Hacı Ahmet senin fotoğrafını çeksin bana göndersin dedi. Fotoğrafları çektim gönderdim. Sonra döndük” dedi. Daha sonra tekrar Taksim’e gönderildiğini anlatan Albashır, “En son telefonda Fatih’e gideceksin dediler. Bilal’e fotoğraflar gönderiliyordu. Bilal de bana gösterip buraya gideceksin diyordu. Mescide gittik. Cami içinden fotoğraf çekip geri döndük.
Bombayı atölyede hazırladıklarını anlatan Albashır, “Bilal çivi almaya gidip geldi. Bantların üzerine çivileri yapıştırdı. Sonra da hamur üzere bir şey yoğurmaya başladı. Bilal her şeyi hazırlayıp çantanın içine koydu” dedi.
“BOMBAYI GÖRÜNCE POLİSİ ARADIM”
Olay günü Bilal’in çantayı kendisine verdiğini anlatan Albashır, “Caddeye in rastgele bir yere otur dedi. Makyaj gereci satan bir yere girdim. Sonra da bir yere oturup beklemeye başladım. Orada otururken bana Hacı’dan görüntü geldi. Biri gerimden benim görüntümü çekmiş, korktum. Çantayla oynadım. Bombayı gördükten sonra polisi aradım fakat Türkçe bilmiyordum. Hacı bu esnada, ‘çantayı bırak, yürü’ dedi. Caddenin başına gerçek yürüdüm. Taksiye bindim. Meskene gittim. Telefonumu ve sim kartımı kırdılar” dedi.
“KİMSEYE ZİYANIM OLMADI”
Savunmasının akabinde çapraz sorgusuna geçilen Albashır, PKK Terör Örgütü üyesi olup olmadığı sorusuna, “Kimseye bir ziyanım olmadı. Kimsenin üzgün olduğunu görmek istemem” halinde yanıt verdi. Mahkeme Liderinin, “İlk ifadende bombayı göğsünde getirdiğini söylemiştin” diye hatırlatması üzerine sanık, “Hacı beni tehdit etmişti. Korkuyordum. O yüzden o denli söyledim” dedi. Albashır öbür bir soru üzerine ise, “Aslında bombayı ben götürmeyecektim. Bilal götürecekti” dedi.