Seçim kampanyaları nasıl yürütülecek? Toplumsal medya tesiri…
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul – Seçime girecek partiler nasıl bir seçim kampanyası yürütecek? Mitinglerin tesiri kadar tesirli olacak mı? Yoksa mitinglerin yerini gelişen teknoloji ile birlikte toplumsal medya mı alacak? Geçmişten günümüze seçim kapmayanlarında neler değişti? Uzmanlar mevzuyu Milliyet’e kıymetlendirdi.
Mitinglerin hâlâ çok değerli olduğunu söyleyen siyasal bağlantıcı ve reklamcı Ateş İlyas Başsoy şu bilgileri verdi:
“Seçim kararını değiştirecek seçmen için hâlâ eski konvansiyonel seçim kampanyalarındaki ögeler güçlerini koruyor. Mitinglerin ve televizyon reklamlarının tesiri hâlâ güçlü. Toplumsal medyanın da bir tesiri var fakat toplumsal medyayı politik kullananlar, oy kararlarını değiştirmiyorlar. Toplumsal medyayı politik haberlere bakmak için kullanan bir kesim var. Bu sayı Türkiye’de birkaç milyon kişi. Toplumsal medyanın sokaktan farklı olarak şöyle bir gücü var; bir anda Türkiye’nin her yerindeki binlerce şahsa ulaşabiliyor. Lakin sizi toplumsal medyada takip eden bireyler, aslında var olan kitleniz. O yüzden toplumsal medyaya atfedilen tesir aldatıcı, sanıldığı üzere bir tesiri yok. Zira toplumsal medyada beşerler aslında fanı olduğu siyasi kişiyi takip ediyor ve onun yankı odasında, fikri değişmeyecek. A partisine oy veren biri kalkıp B partisine oy vermeyecek. Kitlenin fikrinin değişmesinde mitingler sokakta görünür olmak yani bildiğimiz o klasik usuller daha tesirli. TikTok’un o denli sanıldığı üzere bir tesiri yok, çok abartılıyor. Anlık bir tesir oluyor ve o anlık tesir tıpkı süratle da sönüyor.”
‘DUYGUSAL TEMAS ÖNEMLİ’
Siyaset bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun ise şu görüşleri paylaştı: “Yeni bilgi bağlantı teknolojileri gündelik hayatın her alanını etkiliyor. Bunun içinde siyaset de var. Bilhassa kampanyalarda toplumsal medyanın öne çıktığını görüyoruz. Orta yaş ve üzeri seçmen daha çok ulusal kanalları seyretmeyi tercih ediyor, orta nesil altı toplumsal medya üzerindeki kampanyalara ilgili gösteriyor. Bir de beşerler boş vakitlerini miting meydanlarında partileri takip ederek geçirmek istemiyorlar. Fırsatını bulduklarını ellerindeki telefonla takip edebiliyorlar. Mitingler geçmişe oranla tesirini kaybetti. Fakat seçmenle yüz yüze gelmek daha tesirli. Kapı kapı dolaşıp oy isteme, seçmenle duygusal temas kurulması açısından çok kıymetli. Fakat demografik yapıdaki değişim ve toplumsal medyanın gelişmesi kaçınılmaz olarak siyasi aktörleri toplumsal medyaya yönlendiriyor. Partilerin alana inmesi, toplumsal medyadan daha değerli ve yararlı.”
BAKAN SOYLU ANKETLERDEKİ SON DURUMU AÇIKLADI
Katıldığı televizyon programında gündeme ait gündeme ait kıymetli açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, son anket sonuçlarıyla ilgili şu sözleri kullandı:
Herkes araştırma yapıyor. Her seçim esnasında şöyle günlük fotoğraf… Mesela der ki bence; ‘Bugün seçim olsa kime oy verirsiniz?’ dersiniz. Bugün seçim olsanın durumudur. Biz 15-20 gün sonra hangi tabloyla karşılaşacağımızı bilmeyiz, bilemeyiz. Allah korusun sizin de bizim de hesabını bilemediğimiz ekstrem bir durum kelam konusu olabilir. Lakin araştırmalar tam da günün hesabını verir. O gün sorulmuş oluyor. O soru 14 Mayıs’ta millete sorulmuş olacak aslında. 14 Mayıs’ta seçmen sandık başına gittiğinde o sorunun yanıtını verecek.
Ama vakti geriye alıp o soruyu bugün sorduğumuzda ortaya çıkan sonuç var. Sonuç açık. AK Parti’nin alacağı oy açık. Cumhurbaşkanımızın alacağı oy açık. Cumhur İttifakımızın alacağı o açık. Biz bugün 1. tıpta Allah’ın müsaadesiyle Cumhurbaşkanlığını alıyoruz. Yüzde 50’nin çabucak biraz üzerinde 1-1,5 puanlık 50’nin üzerinde alıyoruz. Ancak şunu net bir halde söyleyeyim. Biz bu farkı çok daha ileri bir noktaya taşıyabilecek adımların atılabileceğini, kampanyamızı o denli yürütebileceğimizi ve tıpkı vakitte da bilhassa sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı seçim beyannamesinin bu türlü bir sonuç oluşturacağını ve Türkiye geleceğinin ve Türkiye Yüzyılı’nın ortaya koyduğu Cumhur İttifakı ve sayın Cumhurbaşkanımız üçgeninde buluşabileceğine inanıyoruz.