Real Madrid’e transferi sonrası Arda’ya Bale, James, Robinho ve Hazard uyarısı: Çıkarılacak derleser var!
Türk futbolunun altın çocuğu Arda Güler, 20 milyon euroluk bonservis bedeliyle Fenerbahçe’den Real Madrid’e transfer oldu. Avrupa basını, Real Madrid’in Arda Güler transferi öncesi ce sonrasında genç yıldızı manşetlere taşıdı.
Jude Bellingham, Vinicius, Rodrygo, Modric ve Kroos üzere dünyaca ünlü yıldızlarla birebir forma altında ter dökecek olan Arda Güler, birinci egzersizinde Ancelotti’nin gözüne girmeyi de başardı. Fransa’dan Foot Mercato, İtalyan teknik adamın birinci idmanda Arda Güler’den etkilendiğini yazdı.
Arda Güler’in Real Madrid’e transferi büyük yankı uyandırırken Milliyet’in usta kalemlerinden Attila Gökçe; Gareth Bale, Eden Hazard, James Rodriguez ve Robinho örnekleri vererek Arda Güler’e ihtarlarda bulundu.
Attila Gökçe’nin yazısı şu biçimde:
“FUTBOLUMUZUN EN BÜYÜK HAYALLERİNDEN BİRİYDİ”
Sosyoloji alanında kıymetli eserler veren dostumuz Prof. Dr.Ahmet Çiğdem, yıllar evvel, “Bir kulüpten ve gruptan daha çok değerli bir koleksiyona benzeyen Real Madrid” tanımlamasını yazmıştı.
Gerçekten çok değerli koleksiyonlar oluşturarak soyunma odasına dünyanın en büyük futbol yıldızlarının formalarını asıyordu Real Madrid… Vakit zaman parayı bastırarak takımına kattığı harika starlar hem grubu ve tezlerini güçlendirdi hem de değerli koleksiyon geleneğini sürdürdü.
Arda Güler evladımızın çok özel bir merasimle, göz yaşartan sahnelerin eşliğinde Real Madrid’le “hem de 6 yıllık” kontrat imzalaması, futbolumuzun en büyük hayallerinden biriydi. Onu alkışlarken, mesleğine birçok şampiyonluklar, kupalar ve goller sığdırmasını diledik. Arda Güler hayal kahramanı değil, övünülecek gerçek bir futbol prensi olarak hayatın içindeydi. Real Madrid tarihine bakınca… Namı yürüyüp tarihe mal olmuş kaç dünya yıldızının yanı sıra hayal kırıklığı yaşayanları da gördük, yaratanları da.
“ZIDANE İKİSİNİ DE VİZYONUNUN DIŞINDA TUTUYORDU”
Onlardan ikisini hüzünle anımsıyorum. Galli Gareth Bale ve Kolombiyalı James Rodriguez… Gareth Bale sol ayağıyla top sürmenin, çalımların ve inanılmaz çabuklukta gol bölgelerine girip orijinal durumlar yaratmanın kahramanıydı.
James Rodriguez, 2014 Dünya Kupası’nda “bizim” Muslera’ya attığı iki mükemmel golle parladı. Kolombiyalılar, Uruguay’ı yenip çeyrek finale yükseldiler. O tarihte Monaco takımında bulunan Rodriguez, yeni döneme Real’de başlayacaktı. Ne var ki Zinedine Zidane ikisini de kendi futbol vizyonunun dışında tutuyordu.
Kırık dökük 8 yıldan sonra Gareth Bale ayrıldı. Evvel Tottenham’a kiralık gitti, sonra da geri döndü. 2022-23’de Amerika’ya uçtu, tıpkı dönemde emekliliğe karar verdi. Rodriguez ise üç dönem oyalandığı Real’den Bayern’e kiralık gitti. Geri dönüşünde de ayağa kalkamadı.
“KENDİ ÜLKESİNDEN ÇIKAMAYAN BİR SUÇLU”
Bir de Robinho var… O da 2005’de Real’e geldi, üç yıl sonra Manchester City’ye gitti. Sonradan Sivasspor ve Başakşehir’e de uğradı. Lakin sırtında taşıdığı bir utanç yükü vardı. İtalya’da arkadaşlarıyla topluca eğlenirken genç bir bayana tecavüz etmişlerdi. Yargı kararının temyiz edildiği yıllarda Türkiye’de oynuyordu. 2019’da Başakşehir’den ayrıldı. Santos’a geçti. Bu ortada İtalyan Yüksek Mahkemesi de 9 yıllık cezasını onayınca bırakmak zorunda kaldı. Kendi ülkesinden çıkamayan bir hatalı o. İtalyanlar teslim edilmesini istiyor lakin Brezilya maddeleri buna uygun değil.
“EN ÜZÜCÜ HAYAL KIRIKLIĞI: EDEN HAZARD”
Real Madrid tarihinin en üzücü hayal kırıklıklarından biri de Eden Hazard’ın başına gelenlerdir. Chelsea’den 115 milyon euroluk transferiyle 2019 transfer borsasının parlak yıldızıydı. Mesleğinin en sıkıcı, en sıkıntılı devrini de Real’de geçirdi. Peş peşe gelen 18 sakatlıktan sonra bir türlü eski çizgisine dönemedi. Dört dönemde lakin 54 maç oynayıp yalnızca 4 gol atabildi. Real Madrid’in idmanları ve oyun hali ona ağır geldi. Muahedenin 5. yılında yöneticilerle karşılıklı anlaşıp ayrılmaya karar verdiler. 54 maçta yalnızca 4 gol. Bu sayılar onun ne kadar bahtsız olduğunu göstermeye kâfi sanırım.
Bunlar, Real Madrid tarihinden ibretlik hikayeler. Hikayeleri yazıp özetlerken her büyük maceranın bir biçimde hayal kırıklığına uğrama tehlikesini anlatmaya çalıştım. Buradan Arda’ya çıkarılacak bir ders var mı? Elbette var. Lakin Arda üzere düzgün eğitilmiş, ailesi, koçları, antrenörleri ve yöneticileri tarafından itinayla yetiştirilmiş genç atlete ders vermek hevesinde değilim. Arda Güler, o hikayelerin hepsini okuyacak öğrenecek ve kendi yorumunu yapacaktır. Âlâ bahtlar Arda!
NBA AİDİYETLERİ SİLİYOR
Ergin Ataman hocamızla sohbet ediyoruz. Basketbol Ulusal Grubu olimpiyat elemelerinde sıkıntı bir sürece giriyor. Sanki NBA’deki yıldızlarımız gelecek mi? Ataman üzülerek yanıtlıyor: “Çocuklarımızla övünürken onları Ulusal Takım’da da görmek istiyoruz. Maalesef o kadar kolay değil. NBA’in katı ve kesin kuralları var. Kontratlar nedeniyle çocuklar rahat tercihte bulunamıyorlar. Üzülüyoruz. Şu gerçeği de görüyoruz: “NBA maalesef aidiyetleri de siliyor, zayıflatıyor. Biz, eldeki kardeşlerimizle devam edeceğiz.”
“BEŞİKTAŞLILAR, BEKLEYİN”
Transferde her yarım saatte (!) bir bomba patlarken, Beşiktaş’tan ses çıkmıyor. Doğal olarak taraftarlar da mutsuz. Heyecan ve hareket istiyorlar. Hepsi güzel, güzel da… O heyecan ve hareketin bedeli var. Milyonlarca euroyu masaya koymazsanız, pazarlığa başlayamazsınız. Beşiktaş’ın eli dar… Hudutlu bütçeyle pazara çıktığınızda, en ucuz en uygun neyse onu alacaksınız. Bu da biraz dolaşmayı, ağırdan almayı, gaza gelmemeyi gerektiriyor. Kelamın kısası: Beşiktaşlılar bekleyin… Sabredin. Hepsi bu!