Mert Günok’a sert çıktı! ‘Müthiş kusurları ön plandaydı’
Şenol Güneş idaresindeki Beşiktaş, Muhteşem Lig’in son haftasında Konyaspor ile kozlarını paylaştı. Kritik karşılaşma 3-3’lük skorla sona erdi. Siyah-beyazlı ekibin golcü futbolcusu Vincent Aboubakar, haftalar sonra gol atamadı. Kaleci Mert Günok’un kusurları maça damga vururken, spor muharrirleri 90 dakikayı kaleme aldı.
İşte müsabakanın akabinde yapılan değerlendirmeler…
ATTİLA GÖKÇE / EVET FUTBOLDA BU DA VAR
Trajikomik bir maç izledik. Sevinçli ve eğlenceli oyunda emektar Atiba ile vedalaşmaya, maçı kazanıp Fenerbahçe’nin elindeki ikinciliği de almaya hazırlanan Beşiktaş taraftarı o denli telaşlı o kadar öfkeli bir anlar izledi ki anlatılamaz…
Oysa çok rahat başlamışlardı… 6’da Gedson soluyla sol çaprazdan öylesine ince ve usta işi bir gol attı ki stat ayağa kalktı. Cümbüş çabuk başlamıştı. Akabinde Muleka’nın özlenen hüneri sergilendi. Konyaspor kalecisi Sehic ayaklarına atılım yaparken topu çekti. Ardındaki boşluğu yeterli kıymetlendirerek tekrar sağ köşeye atıverdi. İki hoş gol Beşiktaş tribünlerini coşturmaya yetti. Fakat o da ne? 45+2’de Oğulcan keyif kaçıran bir gol attı. Olabilir, olabilir de… Mert’in böylesine goller yemesine kimse alışık değil toplulukta.
İkinci yarı daha da şaşkınlık yaratan gollere sahne oldu. 47’de Mahir’in baş vuruşunu da tutamadı Mert… Hele Pozuelo’nun uzaktan sert vuruşunda zamanlama kusuru mı, yoksa topun yerden sekmesi mi, her neyse… Onu da kabul etti Mert. Konuklar 3-2 ile neşelendi. Dönem uzunluğu kadrosunu olmadık badirelerden sağ salim çıkaran, Mert peş peşe çuvallıyordu. Maça beyaz formalarıyla gelen Beşiktaş taraftarı bu gollerle kapkara sessizliğe gömüldü. Bir şeyler yapılmalıydı. Bu türlü kapanış bu türlü abuk bir sonuç beklemiyordu Beşiktaş taraftarı. Şenol Güneş 60’da Maxim’le Tayfur’u sürdü savaş alanına. İki dakika sonra Tayfur denkliği sağladı.
Beşiktaş denkliği sağlayınca kornerler peş peşe geldi. Lakin dördüncü golü ararken, 90+6’da Cenk’in göz yaşları geldi. Sakatlanmıştı Beşiktaş’ın evladı. Oyundan çıktı. Sular seller üzere göz yaşlarına gark oldu…
İkincilik umudu sabun köpüğü üzere uçup kayboldu.
Şanssızlığa bakın… Emektar Atiba’ya da veda fırsatı tanımadı maç. Cenk üzere değil ancak o da herhalde içi kan ağlayarak, kahırla bitirdi maçı. Hislerden arınıp serinkanlı bir kıymetlendirme yaparsak… Konyaspor’un bol faullü ısrarlı bol temaslı oyununun Beşiktaş’ın ayarlarını bozduğunu söyleyebiliriz. İnat ve ısrarla oyuna ortak oldular. Vakit zaman daha baskılı hoş bir oyun sergilediler. Hayır onları bu nedenle eleştirmeye hiç hakkımız yok. Bilakis takdir etmeliyiz.
Şu da var ki Beşiktaş son haftalarda izlemeye alıştığımız akıcı ve tesirli oyunun oynayamadı dün. Çok sık top kayıpları yaşadı. Geçiş oyunlarıyla topu kazanan Konyaspor’u durdurmaya çalışırken çok zorlandı. Mert’in performansı: Bırakın da bir kalecinin bir gün de makus maç kredisi olsun… Yıl uzunluğu grubunu kurtardığı en az 15 maç sayarım size.
Böylesine dramatik bir maçı çoktandır izlememiştik. Futbolun kim bilir daha ne sürprizleri vardır daha.. Bilmiyoruz.
BİLAL MEŞE / OLACAK İŞ Mİ?
Bazı oyuncular vardır, bırakın oynadıkları grubu, ülkemizde iz bırakırlar. O denli ki, farklı renklere gönül verenler bile ona hürmet ve sevgi duyarlar.
Atiba Hutchinson bu türlü bir fotoğraftır. Düşünün, 10 yıldır Beşiktaş’ın formasını giydi. Tam bir profesyonel, örnek bir krampondu. Atiba bu sürece tam tamına 3 Harika Lig şampiyonluğu, 1 Türkiye Kupası ve 1’de Harika Kupa sığdırdı. 11’de de oynasa, yedek kalıp sonradan da oyuna girse, Kartal’ın orta alanda en büyük kozuydu kuşkusuz. Saha dışında, efendiliğiyle de ön plana çıkan Atiba, her ne kadar Kanadalı ise de o artık bizden biri… Kartal’ın efsaneleri ortasında çoktan girdi bile. Teşekkürler Atiba, yolun açık, talihin bol olsun, hoş adam.
Biliyorum, idare, teknik takım ve futbolcular, Beşiktaş’ın Muhteşem Lig’deki pozisyonundan pek de memnun değiller, haklılar. Bu kadar uygun futbol oyna, harikulade bir seri yakala, doruktan uzak kal! Eee, futbol bu türlü bir oyun… Ne olacağınızı evvelden kestiremezsiniz. Rakiplerinize asla hafife alamazsınız, bu oyunun değişmez kuralıdır beyler!
Örneğin dünkü son maç… Olacak iş mi bu? Konya’yı yen, en azından ligi ikinci sırada bitir değil mi? Üstelik iki farkı yakalayan bir Beşiktaş’tan kelam ediyoruz arkadaş…
Savunmadaki ferdî yanılgılar inanılmazdı dün. Artı, kaleci Mert, tamam çok yetenekli ve de deneyimli, eyvallah. Gelin görün ki iki golde fevkalade yanılgıları ön plandaydı. Ne diyelim, bu da onun kusuru olsun! Bir de Cenk Tosun ve Aboubakar’ın etkisiz kalması, Kartal’ın en büyük handikapıydı.
Gedson Fernandes, kuşkusuz Kartal’ın en düzgünlerinden… Birinci sıraya alırsak ayıp etmeyiz. Kartal’ın en süratlisi… Rakip eksiltiyor, ofansa fevkalade dayanak veriyor, bu özelliğini gollerle süslüyor. Attığı birinci gol bunun en büyük göstergesidir.
Muleka döneme yeterli başladı, sonra kayboldu, birden ortaya çıktı, ne var ki lig bitti! Farkı ikiye çıkaran goldeki soğukkanlılığı olağanüstüydü. Konuk kadronun birinci yarıdaki tek şutu Oğulcan’dan geldi, o da gitti, gol oldu!
Konya’da Becerikli ikinci yarıda oyuna girdi, Guilherme’nin ceza alanı içine kestiği topu başla filelere gönderdi skora istikrar getirdi. Bu gol Kartal’ı oyundan düşürürken, bu defa sahneye Pozuelo çıktı, Moreno’nun asistine şık bir golle karşılık verdi, ekibini öne geçirdi.
İki farktan geriye düşen Kartal’ın savunmasındaki kişisel kusurlar, kuşkusuz konuk ekibin iştahını kabartan en büyük faktör idi.
Güneş, baktı pabuç kıymetli, Maxim ve Tayfun’u 60’da oyuna sürdü. Hakikaten Tayfun iki dakika sonra Cenk Tosun’un pasında, üstelik sıkıntı durumda topu köşeden filelere gönderdi, skoru eşitledi. Ancak bu atılımlar de galibiyet için işe yaramadı.
Özet, Beşiktaş ülkemizi Avrupa Konferans Ligi’nde temsil edecek. Gerek idarenin, gerek teknik takımın gerekse futbolcuların tek tesellisi de bu sanırım.