Kılıçdaroğlu: 5 yıl içerisinde İstanbul’un nüfusu yaklaşık 2, 5 milyon azalacak
CHP Genel Lideri ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş, Mersin’deki mitingde konuştu.
CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu, tarım ve endüstrideki sıkıntıları ortadan kaldıracaklarını belirterek, “350 bin depremzedeyi kucakladınız. Onların kaygılarıyla dertlendiniz. Onların meselelerini çözmek için oturdunuz gayret harcadınız. Hasebiyle dünyaya değerli bir dayanışma örneği de verdiniz. Tüm depremzedelere kelam verdim. Meskenleri, dükkanları, ağılları yıkılan tüm depremzedelerin konutlarını, iş yerlerini ve ağıllarını yapacağım ve 5 kuruş para almadan onların hakkını teslim edeceğim. Anayasa diyor ki ‘İdarenin kusurundan kaynaklanan ziyanı yönetim telafi etmek zorundadır.’ Anayasa gereği olarak bunu sağlayacağız, depremzedelere konutlarını, dükkanlarını yapacağız, teslim edeceğiz. O denli bunların yaptığı üzere 20 yıl borçlanma olmayacak. Bir de propaganda yapıyorlar. Efendim ‘Kemal Kılıçdaroğlu gelirse temelini attığımız iş yerleri yahut meskenler yapılmayacak.’ Allah allah. Dünyanın en saçma şeyi. Niçin, hangi münasebetle yapmayalım? Sen daha Samsat’ta yıllar evvel meskenleri yıkılan vatandaşların hala bir kısmı konteynerde oturuyor. Van’a gittim, Van zelzelesinden sonra hala insanların bir kısmı konteynerde oturuyor” dedi.
‘BÜTÜN KÖY OKULLARINI TEKRAR AÇACAĞIZ’
Birden fazla maaş alanların aylıklarını keseceğini lisana getiren Kılıçdaroğlu, “Herkes ne kadar çalışıyorsa o kadar aylığı olacak. 1 aylığı olacak. 7-8-10-15 yerden aylık alma periyodunu bitireceğiz. Ayrıyeten, anneler, ekonomik krizin yarattığı buhranı en çok sizler hissediyorsunuz. Konutunuzda mutfaklarda görüyorsunuz bunu. Pazara çıktığınız vakit aldığınız aylığın pazar masrafını bile karşılamadığını görüyorsunuz. Her ailenin minimum bir gelir teminatı olması lazım, 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde. Herkesin karnı doyduğu bir Türkiye hoş bir Türkiye’dir. Aile dayanakları sigortasını Allah nasip ederse getireceğiz. Hiçbir ailenin geliri taban fiyatın altında olmayacak. Beslenme çantası uygulamasına da son vereceğiz. Çocuk okula gidecek, arkadaşlarıyla birlikte suyunu, sütünü içecek, yemeğini yiyecek, karnı tok meskenine dönecek. Böylelikle anne ‘Acaba beslenme çantasına ne koyayım’ diye asla düşünmeyecek. Böylelikle anneler çocuklarınızı huzur içerisinde okula gönderebileceksiniz. Ayrıyeten, bütün köy okullarını tekrar açacağız ve Cumhuriyet’in 100’üncü yılında 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız” diye konuştu.
‘KENDİMİZ ÜRETİP KENDİMİZ KAZANACAĞIZ’
Mersin’i bölgenin en güçlü kentlerinden birisi haline getireceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Orta Anadolu’nun bütün sanayi kentlerini demir yollarıyla Mersin’e ve İskenderun’a bağlayacağız. Hasebiyle, endüstrici fabrikasında üretiyorsa, demir yoluyla Mersin’e yahut İskenderun limanlarına geldiği vakit ek bir fiyat ödemeyecek. Tüm lojistik harcamalarını biz karşılayacağız. Böylelikle önümüzdeki 5 yıl içerisinde burada 850 bin yeni istihdam alanı yaratacağız. 5 yıl içerisinde İstanbul’un nüfusu yaklaşık 2,5 milyon azalacak. Bu bölge, Özel İktisat Bölgesi olacak. Bu bölgeyle ilgili özel yasa çıkacak. Münasebetiyle, Akdeniz havzası Türkiye’nin ürettiği en güçlü havza haline gelecek. Türkiye’nin ürettiği, Türkiye’nin kazandığı en güçlü merkez haline gelecek. Maden rafinerisi de kuracağız, metal rafineriniz de olacak. Münasebetiyle dışarıdan değerliye aldıklarımızı kendimiz üretip, kendimiz satacağız. Kendimiz kazanacağız.”
Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş da seçim periyodunda kendilerine çeşitli iftiralar atıldığını söyleyerek, “İktidara gelirken dediler ki ‘Biz zenginleşmeyeceğiz, halk zenginleşecek. ‘Çünkü bir lokma bir hırka ideolojisinden geliyoruz. Bizim dünya malıyla işimiz olmayacak’ diye geldiler 2002’de. Ben diyorum ki artık bu aileler 21 yıl evvelki fotoğraflarını çıkarsınlar, nerede oturduklarını, ne içtiklerini, ne yediklerini, ne giydiklerini bir hatırlasınlar. 21 yıl evvelki farka şöyle bir bakıp ‘Eyvah’ desinler, ‘Biz dünya malına mağlup olduk. Yandık, bunun için kaybediyoruz’ desinler. Demezlerse de işte bunun için kaybedecekler” dedi.
LGBT TEPKİSİ
Kendilerine ‘Bunlar LGBT’ci’ denildiğini söyleyen Yavaş, “Aslında bir şey demek istiyorlar, makûs bir şey. Anlıyorsunuz ne istediklerini değil mi? Artık ben bunların LGBT karnesini açıyorum. Sayın İçişleri Bakanı, daima ‘Bunlar gelirse erkek ile erkek. Beşerle hayvan evlenecek’ falan. Daima fantezilerini anlatıyor. Maşallah çok güçlü fantezileri var. Onun için de ‘Bunlar gelmesin’ diyor. Bakın, Türkiye’de 2002’den sonra bir sürü LGBT derneği kurulmuş, bu hükümet vaktinde. 14 tane kurulmuş. Bunlardan 7’si Süleyman Soylu periyodunda. LGBT oteli açılmış, en göze çarpanı da şu; Müslüman Eşcinseller Derneği’ne de müsaade vermişler. Durum budur. Kimsenin cinsel hayatına devlet karışmaz lakin bizlere hakaret etmek için söylüyorlar” diye konuştu.