Fuat Oktay’dan İmamoğlu ve Yavaş çıkışı: O gece bir güldürü izledik

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CNN Türk Ankara Temsilcisi Dicle Canova’ya siyaset gündemine ait açıklamalarda bulundu. Oktay’ın açıklamalarından satır başları şöyle;

Bizim açımızdan baktığımızda şu andaki Cumhurbaşkanlığı, Meclis yarışı son bulmuştur. Hasebiyle 14 Mayıs’ta milletimiz kararını vermiştir. Meclis ile ilgili Cumhur İttifakı’nın çoğunluğuyla kararı vermiş, ‘Durmak yok, yola devam’ demiştir. Birinci etapta 4 adayla başlayan seçim şu anda 2 adayla devam etmekte. Birinci çeşitte sayın İnce’nin çekilmiş olması ve ardından sayın Oğan’ın kalması ve sayın Oğan’ın da dün resmen takviyesini resmen sayın Cumhurbaşkanımız lehinde açıklamasıyla birlikte aslında bizim açımızdan belirsizlikler büyük ölçüde sonlanmıştır o çerçevede. Zati bizim yaklaşımımız da çok net ve açık.

Sayın Oğan gerekli açıklamayı yapmıştır. Sayın Özdağ farklı görüşmeler olabilir, bu gelişmeleri de takip ediyoruz.

ÜMİT ÖZDAĞ’IN ‘CEHENNEM KAPILARINI KAPATTIK’ SÖZLERİ

Kullanabilir. Ümit Özdağ’ın kelamlarının yorumunu biz yapacak durumda değiliz. Ona baktığınızda ‘cehennem kapıları’ olayı sayın Özdağ’ın bilhassa bizim taban bazında baktığınızda çok net örtüştüğümüz kesim, örtüştüğümüz alan terörle gayrettir. Zannediyorum olsa olsa terörle gayret konusundaki terördür cehennem kapıları. Kapanacak kapılar da terörün kapılarıdır. Münasebetiyle biz o kapıları zati sonuna kadar kapattık ve bu kapıların açılmaması konusunda çabamızı veriyoruz Cumhurbaşkanımız liderliğinde. Bu çerçevede zannediyorum tabana da çok rahat anlatıyor olabileceğiz. Sayın Özdağ’ın da bu çerçevede kıymetlendirme yapacağını düşünüyorum.

KILIÇDAROĞLU’NUN REFERANDUM ÇIKIŞI

Yalan söyleyenlerle gerçek söyleyenler ortasında referandum ise buyurun referandum olsun. Millet Recep Tayyip Erdoğan diyecektir aslında. Burada Kılıçdaroğlu’nun referanduma götüreceği bir şey kalmamıştır. Bir gün evvel terör örgüleri ile birebir telaffuzda bulunacaksınız, 15 Mayıs’ta mevsimlik milliyetçi olacaksınız.

Anayasal sistemin olduğu yerde değiştirilmiş üzere palavra söylemeleri, artık Meclis’i kaybedince Cumhurbaşkanlığını bize verin diyorlar. Alt yapısı ile güçlü bir Türkiye meydana getirdik. Sıhhat, teknoloji, ulaşım üzere alanlarda. Söylediğimiz her şeyin altı doludur. Onlarda sıfır liyakat olduğunu gördük. Bir vizyonları yok, gelecek perspektifleri yok. Bunların Türkiye’ye verebileceği hiçbir şey yok.

MUHALEFETİN SİNAN OĞAN’A HÜDA PAR ELEŞTİRİSİ

Hep şunu söyledik. Unsurlarımız son derece net. Kırmızı çizgimiz aşikâr.Ülkenin ayrılamaz bütünlüğü. Hudutlarının güvenliği. İçeridenb ve dışarıdan gelebilecek her türlü tehdide karşı son derece net bir duruş.

İlkeler bazında baktığımızda da bizim unsurlarımız son derece net. Her vakit tabir ettiğimiz prensipler aslında. Cumhurbaşkanımızın tek millet diye söz ettiği, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diye… Her nerede olursa olsun herkese Türkiye’nin ortak paydasında bütünleştirdiğimiz milletiyle, bayrağıyla, vatanıyla, devletiyle tek bir yumruk olduğumuz ve onun etrafında birbirimize sarıldığımız bir Türkiye’yi biz hayal ediyoruz ve hedefliyoruz. Güçlü bir Türkiye’yi hayal ediyoruz ve  hedefliyoruz. bunun için çalışıyoruz. Bunun için esasen kalkınan bir Türkiye’yi dilek ediyoruz.

Bizim birlikteliklerimizin tamamına baktığınıda unsur bazında burada toplanır. Millet İttifakı ile Kılıçdaroğlu ile temel fakımız budur. Halbuki onlar tam zıddı, buradakini tam aksine taşımışlardır. PKK ile telaffuz birliğine gitmişlerdir, HDP ile telaffuz birliğine gitmişlerdir, FETÖ ile telaffuz birliğine gitmişlerdir. Yani terör örgütleriyle telaffuz birliğine gitmişlerdir.

Merkezde olan bir şeyi marjinale taşımaşlardır. Kılıçdaroğlu’nun inandırıcılığı kalmadı diye düşünüyorum. Prensipsizlik çıkarlar bazında birlikteliğe dönüştü. Bizimki ülkenin milletin-ülkenin çıkarları etrafında.

İMAMOĞLU VE YAVAŞ’IN 14 MAYIS AKŞAMI YAPTIKLARI AÇIKLAMALAR

Ne yazık ki o gece bir güldürü izledik. Tam bir güldürüydü. Aslında trajediydi de güldürü üzere izledik. Güldürünün bir kalitesi vardır. Güldürü bir meslektir. Bir hürmet duyulması gereken ve hürmet duyduğumuzda icra edenler açısından bir meslek mesleğidir. Siz artık belediye liderleri olarak komedyenliğe soyunduğunuzda bir taraftan Cumhurbaşkanı yardımcılığına soyunuyorsunuz öteki taraftan bilmem belediye liderini bilmem ne yapacaksınız diyorsunuz… Öbür taraftan da bir trajediyi oynuyorsunuz o gece. Kendi seçmeninize palavra söylüyorsunuz.

“SÜREKLİ MAKAM VE MEVKİ PEŞİNDE TÜRKİYE’DE DOLAŞMAKTALAR”

Millete palavra söylüyorsunuz ve olmayan bir gerçekliği varmış üzere sunmaya çalışıyorsunuz. Münasebetiyle bunların bize verebileceği yahut millete verebileceği bir şey yoktur. Millet bunlara yetki vermiştir. İstanbul ile ilgili, İzmir ile ilgili, Ankara ile ilgili, Antalya ile ilgili birçok vilayetlerle ilgili. Buralarda 4-5 yıldır gözle görülür tek bir eser vermeyenler daima makam ve mevki peşinde Türkiye’de dolaşmaktalar.

“KILIÇDAROĞLU KENDİSİYLE BİRLİKTE ETRAFINI DA BÜSBÜTÜN GÖTÜRÜYOR”

Önce milletin size verdiği yetkilerden yetkiyi kullanarak millete hizmetkar olmaya çalışın. Münasebetiyle bunların bize verebileceği bir zararın olacağını inanmıyorum. Bunların kendi kendilerine verdikleri ziyan kâfi aslında. Sayın Kılıçdaroğlu kendisiyle birlikte etrafını da büsbütün götürüyor. İtibarsızlaştırıyor. Kendi içinde kendisini büsbütün itibarsızlaştırmış durumda. Kılıçdaroğlu hangi tarafa döneceğini kendisi de bilmiyor