FETÖ’nün CIA ile ilgisinin izleri

15 Temmuz’daki hain kalkışma, FETÖ’nün onlarca yıldır süren ihanetinin son adımı oldu. Ülkenin her karışına, devletin her kademesine sızan FETÖ’nün tarihini ve gayelerini bilmek, gelecekte ortaya çıkacak benzeri tehditleri bertaraf etmek açısından değer taşıyor. Elebaşı Fethullah Gülen’in fikirlerine bağlı olarak doğan örgüt, 60’lı ve 70’li yıllarda, vaazları ve çeşitli derneklerdeki etkinlikleriyle güç toplayarak takipçilerini artırdı.

Bütün terör örgütleri üzere insanlığın düşmanı olan FETÖ, saflarına katmak için bilhassa 13-18 yaş ortası çocukları hedefledi. “Işık Ordusu” ismi verilen öğrenciler, üzerlerinde ruhsal baskı kurulup beyinleri yıkandıktan sonra, FETÖ ideolojileriyle eğitilerek birer piyon olarak kullanıldı. 80’li yıllarda başlatılan “Huruç Operasyonu” ile birlikte, FETÖ’cüler gaye büyüterek kıymetli devlet durumlarına sızmaya başladı. Türkiye içinde güçlenmeyi başaran FETÖ, 80’li yılların sonunda, Gülen’e yakın isimleri ve öğretmenleri örgütleyerek dünyaya açıldı. Örgütü finanse etmek için “Himmet” ismi verilen bağışları toplamaya devam etti. 90’lı yıllarda da örgütün finansal varlıklarını artırmak için, FETÖ’cü iş beşerlerine kaynak birleştirme daveti yapıldı. Türkiye’de ve dünyada tesir alanını genişlemeyi sürdürdü.

Darbecilerden eski Hava Kuvvetleri Kumandanı Akın Öztürk, 141 defa ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası aldı.

ABD tesiriyle büyüyen örgüt

Fethullah Gülen 1992 yılında ABD’de 55 gün kaldıktan sonra, 1997’de yine Amerika yolunu tuttu ve birçok bireyle görüşerek operasyon ağını büyüttü. Her periyot hâkim güçlerle saf tutan FETÖ, 28 Şubat 1997 darbesinde, darbecilerin yanında durdu. Askerleri övüp, hükümetin devrilmesi hakkında konuşup yorum yaparken, bu periyot gerçekleşen kamu ihraçları, başörtü yasağı üzere olaylara karşı sessiz kaldı; zira darbe FETÖ’nün gayeleri için bulunmaz bir fırsattı.

FETÖ, “Postmodern Darbe” ismi verilen 28 Şubat’tan sonra, orduda açılan konumlara, kendi tarafındaki askerlerin getirilmesini sağladı. 15 Temmuz ihanetine giden süreçte, örgüt orduya sızmaya devam etti. Gülen’in 1998’de Papa ile görüşmesi, FETÖ’nün tesir alanının ne kadar genişlediğini bir defa daha ortaya koydu. Elebaşı Gülen, 1999 yılında kendisine dava açılacağını duyunca ABD’ye kaçtı. İçinde CIA casuslarının da olduğu 30 kişinin referansıyla oturma müsaadesi alarak Pensilvanya’ya yerleşti. Yıllar uzunluğu devletin her kademesine sızan FETÖ’cülerin sayısı ve tesiri 2000’li yıllarda daha da büyüdü.

170 ülkede faaliyette

Türkiye, FETÖ’ye karşı uğraşını 15 Temmuz gecesi kesin bir biçimde kazandı. Örgütün kalan izlerini silmek ve bütün üyelerini ayıklamak için, topyekün yürütülen efor da zafere ulaşma amacıyla ağır biçimde sürdürülüyor. Lakin örgüt 170 ülkede faaliyetlerine devam ediyor.

Özellikle Amerika ve AB ülkelerinde güçlü olan FETÖ, bulunduğu ülkelerde Türkiye zıddı lobi çalışmaları yürütüyor. Dünyada FETÖ kuruluşlarının toplam sayısı 1470 olarak tespit edildi. Eğitim başta olmak üzere, elini attığı her yeri çürüterek güç kazanmaya devam eden FETÖ’yle global ölçekte çaba edilmesi gerektiği vurgulanıyor.