Boşanma kademesindeki eşini kaput üzerinde 40 km götürdü: Ben cani değilim
Olay, 1 Nisan Cumartesi günü Aziziye Mahallesi’nde meydana geldi. Sevcan Şentürk, boşanma basamağındaki eşi Ali Osman Şentürk tarafından kaçırıldığı ileri sürülen 14 yaşındaki oğlu için aracın kaputuna tutunmuş ve tehlikeli seyahat yapmıştı. Sevcan Şentürk’ün tehlikeli seyahati cep telefonuyla da kaydedilmişti.
“ANNESİ ‘OĞLUMU KAÇIRIYORLAR’ DİYEREK KENDİSİNİ KAPUTUN ÜZERİNE ATTI”
Olaya ait açıklamalarda bulunan Ali Osman Şentürk, “Konu haberlerde çıktığı üzere değil. Adana’dan oğlumla birlikte misafirlikten geldiğimiz sırada oğlum kardeşlerini görmek istedi. Her hafta oğlumu Düzce’ye gönderiyordum. Bolu Dağı’nda oğlum annesini aradı ve ‘Anne ben kardeşlerimi özledim, görmeye geliyorum. Bir saat kardeşlerimi göreyim’ dedi. Düzce’ye girdik. Meskenin 30 metre yakınında hava yağışlı olduğu için oğluma arabayı verdim. Meskene gönderdim. Ortadan 10-15 dakika geçince oğlum beni aradı ve kapıyı üzerine kilitlediklerini söyledi. Ben daha evvel de düşünceler çıktığı için yalnız geldim de demiştim. Sonra oğlumu polise teslim edeceğiz diye tehdit ediyorlar. Oğlum beni tekrar aradı. Telefonun hoparlörünü açtırdım ve ‘Oğlum ben otomobilin yanına geçiyorum. Sende kardeşlerinle vedalaş gel’ dedim. O sırada annesi ‘Oğlumu kaçırıyorlar’ diyerek kendisini kaputun üzerine attı. Bütün mahalleyi ayağa kaldırdı” dedi.
“POLİSİ ARAYARAK YARDIM TALEP ETTİM”
Ali Osman Şentürk, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu bana kurulan komplo daha evvel de İstanbul’da birkaç kere yaşandı. Mahallelileri üzerime saldı. Biz can havliyle otomobile bindik. Çocukların psikolojisi bozuluyor diye yalvarmama karşın kaputtan indiremedim. Oradan ayrıldık. İzimizi kaybettirdik sandım lakin gerimizde 6 araç bizi takip ederek yaklaşık 11-12 kilometre taciz ettiler. Ben polisi arayarak yardım talep ettim. Can güvenliğimizin olmadığını, peşimizde 30 kişinin olduğunu söyledim. Düzce’nin orta sokaklarında ‘İn’ diye yalvardım indiremedim. Araçlar bizi takip etti. Peşimizdeki araçlar ve 30 kişi otoyolda Gölyaka sapağına kadar bizi taciz ederek takip etti. Elimde bilgi ve evraklar var. Devletin savcı ve polisiyle irtibat halindeyim. Ben kimseden kaçmadım. Bu haber büsbütün yanlış. Daha evvel de İstanbul’da 2 sefer daha saldırdılar. Oğlum onlarla rahat bir formda görüşüyor fakat ben 2 kızımla görüşemiyorum. Ben cani baba değilim. Polis takımı beni durdurmadı, ben can güvenliğimden ötürü durdum. Ben oğlumu kaçırmadım. Oğlum benimle İstanbul’da yaşıyor. Her hafta görüşüyorlar. Ben kızlarımla 3 yıldır görüşemiyorum”
“BEN KAÇIRILMADIM, BABAMLA İSTANBUL’DA YAŞIYORUM”
Kaçırıldığı sav edilen 14 yaşındaki Ecirhan Şentürk ise “Ben İstanbul’da babam ve babaannemle birlikte yaşıyorum. Birebir vakitte okulumda orada. Ben İstanbul’a geçerken kardeşlerimi özlediğim için onları görmek istedim. Babamda beni bıraktı. Sonra karışıklık çıktı, hengame oldu. Biraz tatsızlık yaşandı. Benim kaçırıldığım söylenmiş ancak ben kaçırılmadım. Babamın yanına da kendi isteğimle gidiyorum” diye konuştu.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Olay, geçtiğimiz cumartesi günü Aziziye Mahallesi’nde meydana geldi. Argümana nazaran, eski eşi S.Ş. ile görüşen A.O.Ş., 14 yaşındaki oğlunu aracına bindirdi. A.O.Ş. uzaklaştığı sırada S.Ş. aracın kaputuna tutunarak gitmesini engellemeye çalıştı. A.O.Ş. ise eski eşinin kaputuna tutunduğunu gördüğü halde durmadı. Durumu fark eden mahalle sakinleri de aracın peşine düştü.
Yolculukta vakit zaman kaygı dolu anlar da yaşandı. D-100 Karayolu üzerinden Anadolu Otoyolu’na çıkan A.O.Ş., Gölyaka gişelerinde polis grupları tarafından durduruldu. Kaput üzerine tutunarak yaklaşık 40 kilometre yol giden S.Ş. ise yere düşerek yaralandı.