Babanın cezaevine, oğlunun da mezara girdiği konuttan aile dramı çıktı
Özgürlük Mahallesi Yavuz Sultan Selim Caddesi’ndeki 5 katlı apartmanda 24 Haziran’da meydana gelen olayda Y.K., kendisine bıçakla saldırdığı tez edilen oğlu Tayfun Koç’un (28), çıkan arbede sırasında vefatına sebep olmuştu. Bıçaklanan Tayfun Koç’un cenazesi kılınan namazın akabinde Şekerpınar Mezarlığı’nda defnedilmişti. Gözaltına alınan baba Y.K. ise emniyetteki süreçlerinin akabinde çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
“TAYFUN’UN SALDIRGAN DAVRANIŞLARI ARTTI”
Hayatını kaybeden gencin ağabeyi Ferdi Koç, “Olay esnasında ben ve ağabeyim burada değildik. Biz ikimiz de mesken dışındaydık. Annem ve küçük kardeşim evdeymiş. Tayfun’da daha evvel geçirdiği ameliyat sebebiyle konuttaydı. Yürüyebiliyordu ayağında platin olmasına karşın. Daha öncesinde çok sorunları, çok meseleleriyle karşılaştık. Yıllarca bu düşüncelerle uğraş ettik. Her vakit ardında durmaya çalıştık lakin son vakitlerde biraz daha farklıydı. Dışarıya çıkamıyordu, ameliyattan sonra hareket etmesinde kısıtlama vardı. Bir mühlet konutta yatmak zorunda kaldı. Biraz daha saldırgan davranışları artmıştı. Daha öncesinde alkolden ötürü bizi ve etrafını tehdit ediyordu. Eşine uyguladığı şiddetler vardı. Geçmişinde de saldırganlığı vardı” diye konuştu.
“KENDİSİNİ DÜZELTMEK İÇİN EFOR HARCADIK”
Aile olarak çok güç bir devirden geçtiklerini söyleyen Ferdi Koç, “Olay basın kısmına farklı lanse edilmiş. Bu olaydan ötürü çok önemli badire yaşıyoruz. Geniş bir etrafımız, geniş bir ailemiz var. Bu olayın bu türlü yanlış lanse edilmesi bizi de makûs durumda bırakıyor. Hem toplumsal medyadan hem de haberleri okuyan etrafımızdan reaksiyon alıyoruz. Sorunlu bir çocuktu. Onunla çok gayret ettik. Kendisini düzeltmek için uğraş harcadık. Çok tedaviye götürmeye çalıştık, reddetti. Daha da saldırgan olmaya başladı. Yanında silah ve bıçak taşıyordu. Bu türlü bir şey olmasını bekliyorduk lakin aile içinde değil alışılmış ki de. Dışarıda diğerleriyle hasımlıkları olduğu için dışarıdan bu türlü bir şey beklerdik. Bu türlü bir olay yaşayacağını varsayım edebiliyorduk” formunda konuştu.
“BABAM BİRDENBİRE TAYFUN’A SAVUNMA KARŞILIĞINDA REAKSİYON VERMİŞ”
Olay günü konutta yaşananları anlatan Koç, şu sözleri kullandı:
“Evde annem, Tayfun ve küçük kardeşim Yusuf varmış. Tayfun bir anda onlara saldırmaya başlamış, bilhassa Yusuf’a. Annem zapt edemeyince babamı aramış. Babamla kelamlı tartışan Tayfun, bir müddet dinlemeye çekilmiş. Dinlendikten sonra kalkınca daha saldırgan olmuş. 10 yaşındaki kardeşime eline geçirdiği şeyleri fırlatmaya başlamış. Daha sonra babamla daha önemli tartışmaya başlamışlar. Babam merdivenlerden çıkarken babama vurmuş. Babam merdivenlerden düşmüş. Sonrasında annem ufak kardeşim korkmasın diye onu balkona çıkarmış. Aşağıda bulunan komşularımıza seslenmiş, ‘Yardım edin’ diye. O esnada boğuşma yaşamışlar. Babam birdenbire Tayfun’a savunma karşılığında reaksiyon vermiş. Reaksiyon sonucunda Tayfun yere düşmüş. Yere fikir de kanı fark etmişler. Sonrasında zati komşular gelmiş. Annemin anlatmasına nazaran, babamın elinde ve birkaç yerinde bıçak sallamasından ötürü yaralar var. Avukatımız da mevzuyu doğruladı. Kendisi şahsen babamla ilgileniyor. Biz cenazemizi defnettik lakin toplumsal medyada ve haberlerde çıkan bu olaylar bizi ağır formda sarsmakta. Bizim gayemiz bu olayı hakikaten gerçek bir halde aktarmak. Tayfun daima alkol kullanırdı, konuta geldiğinde alkol varmış kendisinde. Olay yaşanmadan evvel daha farklı hususlar kullandı mı onu bilemiyorum. Yasal süreç devam ediyor. Beşerler bilip bilmeden farklı farkı yorumlar yapabiliyorlar. Biz 5 sene boyunca çok önemli kasvetler yaşadık. Çok önemli tehditler aldık kardeşim yüzünden. Biz bunlarla baş ettik ve kendisini toplamaya çalıştık. Kendisi düzelmedi. Allah rahmet eylesin. Biz sabırla direnmeye, ayakta durmaya çalıştık. Rabbim bize sabır versin.”
“BABAM OLAYIN ŞOKUYLA KENDİSİNDE DEĞİL”
Ferdi Koç, babasının olay günü kendisini savunmak gayesiyle reaksiyon verdiğini vurgulayarak, “Babam kendini korumak gayesiyle bir anlık yansıda bulunuyor. Tayfun daha evvel ameliyat olmuştu. Bacağı daha toparlanma sürecinde olduğu için istikrarını kaybedip, konutumuzun orta koridorundaki alanda elinde bıçakla yere düşüyor. Ondan sonra kanlar fark ediliyor. Doğal bu esnada farklı şeyler olmuş olabilir. Annem kanı gördükten sonra baygınlık geçirmiş. Babam olayın şokuyla kendinde değilmiş. Tabiri bile sonraki gün alındı, hala kendinde bile değilmiş. Güç bir süreçten geçiyoruz. Tayfun’un bizi silahlı ve kelamlı olarak tacizleri vardı. Şikayetlerimizi de olduk. Annemizin, babamızın yanı sıra kendi eşine karşı yaptığı şeyler de vardı. Bunların da şikayetleri mevcut. Olay sırasında Tayfun, ‘Sizin tam soyunuzu kurutucum, sizden sonra eşimin ailesine gidip, öldürüp onlardan da kurtulacağım’ diyerek telaffuzda bulunuyor. Buna karşılık esasen boğuşma yaşanıyor. Babam da kendisini savunmak isterken olay meydana geliyor” sözlerini kullandı.
“İnsanlardan anlayış bekliyoruz” diyen Ferdi Koç, “Çok güç bir periyottan geçiyoruz. Babamız kendisini savunmak isterken bu türlü bir olay meydana geliyor ve ‘katil’, ‘cani baba’ olarak sembolize ediliyor. Herkes canını kurtarmak ister. Allah kimseye yaşatmasın” sözlerini kelamlarına ekledi.