‘Arkadaşıyım’ palavrasıyla kuyumcuyu kandırdı! Şoke eden gerçekle kamerada yüzleşti
Ambarlı Mahallesi’nde oturan Emel Hirik, annesinin bir mühlet evvel kendisine 10 bin TL’ye alıp ikram ettiği altın bilekliğin kopması üzerine tamir ettirmek için Reşitpaşa Caddesi üzerindeki bir kuyumcuya bıraktı. Perşembe günü bilekliğini alma planı yapan Hirik, kimi işleri nedeniyle pazartesi günü kuyumcuya gidebildi. Kuyumcudakilerin, bilekliği arkadaşına teslim ettiklerini söylemesi üzerine Hirik, büyük şaşkınlık yaşadı.
Güvenlik kameraları incelendiğinde ise bilekliğin bir bayan tarafından Hirik’in arkadaşı olduğunu söyleyerek alındığı ortaya çıktı. Bilekliğin sahibi Emel Hirik, bilekliği alan bayana davette bulunarak, “Bilekliğimi geri getir yoksa sonu hiç güzel olmayacak. Bilekliği getirip, ‘Yanlışlıkla aldım, isim karışıklığı olmuş’ diyebilir. Lakin kesinlikle bana ulaşsın, bilekliğimi getirsin” dedi.
KUYUMCUYU İKNA ETMEK İÇİN TELEFON İLE KONUŞTURDU
Yaşananları anlatan Hirik, “Arkadaşımı yahut öteki kimseyi göndermediğimi söyledim. Yüzük bakan, daha sonra bilekliğimi sorup alan bayanın adımı, soyadımı söylediğini, benimle konuşur üzere yaparak bir diğer bayanla konuştuğunu ve telefon ile kuyumcuyla konuşturduklarını anlattılar. Kuyumcu kamera kayıtlarını bulup izletti. Bilekliğimi alan bayanı hiçbir biçimde tanımıyorum. Hiçbir akrabalığım, konuşmuşluğum, görmüşlüğüm yok. Olan benim bilekliğime oldu. Karakola da bilgi verdim. Sonucu ne olacak ben de merakla bekliyorum. Fakat bu bayanı bulmak istiyorum. Bulana da ödül vermeyi düşünüyorum. Bedeli alındığında 10 bin TL’ydi. Bugün o sayının üzerinde. Bilekliğimi alan bayana sesleniyorum. Bilekliğimi getir, yoksa sonu hiç âlâ olmayacak. Bence bu sefer sert kaya çarptı. Bilekliği getirip, ‘Yanlışlıkla aldım, isim karışıklığı olmuş’ diyebilir. Ancak kesinlikle bana ulaşsın, bilekliğimi getirsin. Annem yıllar sonra birinci sefer bunu bana almıştı. Benim için bedeli maneviyatı çok büyük, hiç düşünmeden getirsin derim. Sonuçtu kul hakkına da girmiş oluyor” formunda konuştu. Kuyumcu Bayram Özer ise, gelen bayanın 10 yıllık müşterilerinin ismini, soyadını verdiğini bilekliğin özelliklerini anlattığını ve müşterileri diye bayanla konuşturunca inanıp teslim ettiklerini söyledi. Özer, “Fazla da bir şey diyemiyorum. İsim, soyadını söyledi, bir bayanla konuşturdu, ‘Neden bilekliğimi vermiyorsunuz’ dedi, inandık verdik. Büsbütün düzmece çıktı” dedi.