Annesi gözleri önünde öldürülen Yağmur: Silahı bırakması için yalvardım
Olay, ocak ayında Sırameşeler Mahallesi’nde meydana geldi. Teze nazaran, cümbüş merkezinde solist olarak çalışan Nurcan İnan, ziyaretine gelen kızı Yağmur M. ile saat 01.30 sıralarında meskenine gitmek için yerden ayrıldı. İnan, yerin önünde kendisini bekleyen ve sevgilisi olduğu öne sürülen İzzet Akdeniz ile tartıştıktan sonra taksiyle Çatal Sokak’taki meskenine gitti. Araçtan inen İnan burada da arabasıyla kendilerinden evvel gelen Akdeniz ile karşılaştı. Taraflar ortasında çıkan tartışma hengameye dönüşünce, belindeki ruhsatsız tabancayı çıkaran Akdeniz, Nurcan İnan’ın başına ateş etti. O anlar, etraftakilerin cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. İmgelerde Nurcan İnan’ın yerde yattığı, kızının da başında durduğu görüldü. Olay yerinden yürüyerek uzaklaşan ve “Nurcan, öldüreceğim seni” diyen kuşkulu, sokağın başında park halindeki 16 AV 585 plakalı, beyaz arabayla kaçtı. Yağmur M., ağlayarak annesinin başında beklerken, silah seslerini duyanların ihbarıyla adrese polis ve sıhhat takımları sevk edildi. Yaralı İnan, birinci müdahalesinin akabinde ambulansla kaldırıldığı Çekirge Devlet Hastanesi’nde ömrünü yitirdi.
‘KORKUTMAK İÇİN YERE ATEŞ ETTİM’
Kaçan şüpheli İzzet Akdeniz, polis tarafından Yıldırım ilçesinde yakalanıp gözaltına alındı. Verdiği tabirde, “Onunla 8 aydır münasebetimiz vardı. Kıskançlık yüzünden cinayeti işledim” diyen Akdeniz, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı. Hakkında, Bursa 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış mahpus cezası istemiyle dava açılan İzzet Akdeniz’in yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanığın Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada, tarafların avukatları ile Yağmur M. hazır bulundu. Duruşmada savunmasını yapan İzzet Akdeniz, sevgilisi olduğunu söylediği Nurcan İnan ile birebir meskende yaşadıklarını belirterek, “O gün Nurcan bana, akşam iş yemeği olduğunu söyleyip, ‘Beni gece al’ dedi. Gece, çalıştığı yere gittiğimde, Nurcan ve kızı Yağmur bir erkekle birlikte alkol alıp eğleniyorlardı. Onları beklerken, yanıma gelen garson dışarı çıkmamı istedi. Ben de ayrıldım. Bir mühlet sonra iş yerinden çıkan Nurcan ve Yağmur, taksiyle meskene gideceklerini söylediler. O denli de yaptılar. Nurcan, çok alkol almıştı. Onun için çok endişelendim. Ben de arabamla kendilerini takip ettim. Konutlarının önünde tartışınca Nurcan ve Yağmur bana hakaretler yağdırdı. Tabancamı çıkarıp onları korkutmak için yere ateş ettim. Akabinde, Nurcan’a sarılarak onu sakinleştirmeye çalıştım. Nasıl oldu bilmiyorum bir anda patlayan silahımla onu istemeyerek vurmuştum. Yağmur, ‘Annemi vurdun’ diyerek bana bağırınca olayın farkına vardım. Akabinde otomobile binerek uzaklaştım. 5 dakika sonra tekrar Nurcan’ın yanına döndüm ve ona ‘Seni çok seviyorum ölme’ diyerek yalvardım. Sonra da polise teslim oldum” dedi.
‘ANNEMİ ÖLDÜRDÜĞÜ O ANI HİÇ UNUTMAYACAĞIM’
Duruşmada tabir veren Yağmur M., olayın tesirinden kurtulamadığını söyleyerek, “Olay günü annem beni telefonla arayıp, ‘Kızım bu akşam iş yemeğimiz var. Gel birlikte oluruz’ dedi. Onu kıramadım. İş yerine gittik. Birlikte yemek yiyip eğlendik. Çıkışta bizi rahatsız etmeye başlayan İzzet Akdeniz ile karşılaştık. Bizi, arabasıyla konutuna bırakmak istedi. Kabul etmeyip taksiye bindik. Bu sırada telefonla aradığı anneme hakaret etti. Meskenin önüne geldiğimizde bizi burada elindeki tabancayla bekliyordu. Yaşanacakları anladığım için annemin önüne geçip, silahı bırakması için kendisine yalvardım. Buna karşın, ‘Şakam yok’ diye bağırıp yere ateş etti. Akabinde annemin başına sıkıp öldürdü. O anı hiç unutmadım, unutmayacağım da. Olayın etkisindeyim” diye konuştu.
Yağmur M., annesinin, bir mühlet birlikte yaşadıktan sonra ayrıldıkları İzzet Akdeniz’in, durumu kabul edemeyerek takıntı haline getirip, kendilerini daima rahatsız ettiğini de kelamlarına ekledi. Mahkeme heyeti, eksik evrakın beklenmesi, şahitlerin zorla duruşmaya getirilmesi için yargılamayı ertelerken, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.